OKUL ÖNCESİ SORUMLULUK İLE İLGİLİ 3 DRAMA ÖRNEĞİ

 

 

DAĞINIK ÇOCUK 

Bir zamanlar dağınık mı dağınık bir çocuk varmış. Dağınık çocuk, Oyuncak sepetini almış ve oyuncaklarını yere dökerek oynamaya başlamış.

 

Annesi: Yavrum, haydi hazırlan okula gideceksin demiş.

 

Dağınık çocuk: Annee çantam nerede? Demiş

 

Anne: Odan o kadar dağınık ki çantanı bulamadım. Demiş.

 

Dağınık çocuk, çantasını bulamamış ve eşyalarını toplamadan okula gitmiş.

 

Dağınık çocuğun odası o kadar dağınıkmış ki, eşyalar konuşmaya başlamış.

 

Boya kalemleri: (Üzülerek) Dağınık çocuk, beni kullandıktan sonra hiç toplamıyor. Yerlerde sürünüyorum demiş.

 

Diş fırçası: Dağınık çocuk, günlerdir dişlerini fırçalamıyor. Sanırım yakında dişleri çürüyecek.

 

Çorap: Dağınık çocuk beni ayağından çıkarıp buraya attı. Günlerdir yıkanmıyorum. Kötü kokuyorum demiş.

 

Araba: Dağınık çocuk, bana ve diğer oyuncaklara kötü davranıyor. Bizi kırıyor demiş.

 

Oyuncak ayı: Aah aah dağınık çocuk benim de kolumu kopardı demiş.

 

Dağınık çocuk okuldan gelmiş.

 

Dağınık çocuk: Babaa, arabam nerede demiş.

 

 

 

Baba: Odanı toplarsan belki bulursun demiş.

 

Dağınık çocuk: Aman Allahımm! Buranın hali ne böyle demiş.

Anne ve babasına dönerek;

 -Annee  babaa bana yardım  eder misiniz demiş.

 

Baba: Tamam. Bugünlük sana yardım edelim.

 

Anne: Ama  odanı toplamak senin sorumluluğun. Bundan sonra odanı sen toplayacaksın tamam mı? Demiş

 

Dağınık çocuk: Söz veriyorum bundan sonra odamı kendim toplayacağım. Bu benim sorumluluğum demiş.

 

Dağınık çocuk eşyalarına bakmış ve demiş ki:  Canım  eşyalarım, sizden özür dilerim. Artık size hep iyi davranacağım.

 

Hep beraber dağınık çocuğun odasını toplamışlar ve o günden sonra dağınık çocuk odasını kendisi toplamış.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KEK HİKAYESİ 

Tavşan, Aslan ve Baykuş çok iyi arkadaşlarmış. Bir gün ormanda buluşmuşlar.

Tavşan: Aklıma bir fikir geldi. Demiş.

 

Baykuş ve Aslan: Aklına ne geldi? Diye sormuşlar.

 

Tavşan: Yarın herkez evden birkaç malzeme getirsin. Beraber lezzetli bir kek yapalım. Demişler.

 

Herkez bu fikri çok beğenmiş.

 

Tavşan: Ben yağ getiririm demiş.

 

Baykuş: Ben de  un getiririm demiş.

 

Aslan: Ben de yumurta ve şeker getiririm demiş.

Ve ayrılmışlar.

Ertesi gün olmuş Aslan ve tavşan kek yapmak için buluşmuşlar.

Aslan kek kabını getirmiş. Getirdiği yumurta ve şekeri koyarak çırpamaya başlamış.

Tavşan yağı koymuş ve çırpmaya devam etmiş.

 

Aslan: Bir dakikaa! Baykuş hâlâ gelmedi demiş.

 

Tavşan: Hay Allah!  Baykuş nerde kaldı ki ?  demiş.

 

Baykuşu beklemeye başlamışlar.  Aradan 1 saat geçmiş ve Baykuş gelmiş.

 

Aslan: Nerde kaldın baykuş? Kek yapmak için seni bekledik demişler.

 

Tavşan: Kek için un getirdin mi?

 

Baykuş: Çok uykum vardım ben de uyudum. Un getirmedim.

 

Tavşan ve aslan birlikte: Amaa nedenn ? diye sordular.

 

Baykuş: siz unu da getirirsiniz diye düşündüm demiş.

 

Tavşan: Olur mu Baykuş. Dün görev dağılımı yaptık ya.. Un getirmek senin görevindi.

 

Aslan: Biz getirmemiz gerekenleri getirdik. Ama senin sorumsuzluğun yüzünden lezzetli  kek yapamıycaz demiş.

 

Baykuş: Çok üzgünüm. Keşke ben de sorumluluğumu yerine getirseydim.  O zaman lezzetli bir kek yapardık ve  hep beraber yerdik. Demiş.

 

Aslan: Bugün kek başka yiyecek bulalım. Yarın buluşup kek yaparız.

 

Tavşan : Evet. Yarın yapalım.

 

Baykuş: Tamam. Ama yarın görevimi kesinlikle yerine getirecem demiş.

 

Ertesi gün baykuş ve diğer hayvanlar sorumluluklarını yerine getirmişler.  Herkez malzeme getirmiş ve hep beraber lezzetli mii lezzetli bir kek yapıp yemişler.

 

 

 

 

 

 

 

PENGUEN AİLESİ 

Kuzey kutbunda soğuk bir gündü. Penguen ailesi günlük iş bölümlerini yaptılar.

 

Baba penguen: Ben evdeki tamirat işleriyle uğraşacam dedi.

 

Anne penguen: Ben yemek pişirip, çocuklarla ilgileneceğim dedi.

 

Penguen kardeşlerden

 

Culi: Ben oyuncaklarımı toplayacağım dedi.

 

Pugi: Ben de akşam yemeği için balık tutacağım dedi.

 

Baba penguen: Haydi bakalım herkez iş başına dedi.

 

Baba penguen, tadilat işlerini yaptı.

Anne penguen, yemek hazırlıkları yaptı.

Kücük Culi oyuncaklarını topladı.

 

Pugi dışarı çıktı

 

Pugi: Balık tutmak için daha erken. Daha akşam olmasına çok var dedi.

Pugi Gezmeye başladı. Parka gitti oyunlar oynadı.

Pugi oyuna o kadar dalmıştı ki güneş battı ve akşam oldu. Gölün kenarına geldi. Etrafına bakındı.

 

Pugi: Eyvah oltamı da evde unutmuşum dedi. Çaresizce eve geri döndü.

Bütün aile akşam yemeği yemek için pugiyi bekliyordu.

 

Baba penguen: pugi, hani balıklar nerede dedi.

Pugi: şeyy, bugün balık tutamadım dedi.

 

Anne penguen: Ama nedenn ? Diye sordu.

 

Pugi: Oyun oynamaya daldım ve oltamı evde unuttum. Karanlık oldu dedi.

 

Culi: peki şimdi karnımızı nasıl doyuracağız dedi.

 

Anne penguen: Ben birşeyler hazırlayayım dedi.

 

Baba penguen: Bugün karnımızı güzelce doyuramayacağız dedi.

 

Pugi: üzülerek, görevimi yapmadığım için özür dilerim dedi.

Baba penguen: üzülme pugi biz bir aileyiz dedi.

 

Anne panguen: Ama sen sorumluluğunu yerine getirmediğin için hepimiz aç kaldık.

 

Culi: Bir dahaki sefere sorumluluklarını yerine getir tamam mı? Dedi.

 

Pugi: Söz veriyorum. Bundan sonra sorumluluklarımı yerine getireceğim dedi. Va birbirlerine sarıldılar.